Nazarlık bir çok kültürde kötülüklerden koruyan tılsım olarak kullanılmıştır, biçimi itibariyle nal, yumurta kabuğu, çan veya göze benzetilerek yapılmış camlar kullanılır. Ruhlardan ve kötü düşüncelerden koruduğuna inanan insanlar nazarlığı çeşitli renkler biçimler ve desenler haline getirmiştir. Uygarlıklar tarih boyunca tılsımların koruyuculuğuna inanmış ve aktif şekilde kullanmışlardır, nazar boncuğu bulunduğu tarih ve uygarlığa göre şekil veya renk değiştirse de inanç aynı temellere ve benzer pratiklere dayanmaktadır. Arapça kökenli olan “nazar” kelimesinin sözlük anlamı; “Belli kimselerde bulunduğuna inanılan, kıskançlık veya hayranlıkla bakıldığında insanlara, eve, mala mülke hatta cansız nesnelere kötülük verdiğine inanılan uğursuzluk, göz”.
Birey, daha önce aynı topraklarda yaşamış insanların oluşturduğu inanış pratikleri ile uyumlu kalmaya meyillidir fakat göç, medya ve küreselleşme gibi durumların getirdiği şeyler bu kültürleri değişmeye zorlar. Toplumlarda kutsal değer taşıyan bu inanç sistemi günümüz Anadolu insanlarında da tılsım işlevini yaygın bir şekilde yerine getirmektedir.
Nazarlıklar ayrıca iş sahalarını da etkilemektedir. Cam ve demir zanaatkarları nazar boncuğu, çan, nal, Fadime Ana Eli gibi ürünler üreterek buna inanan insanlara satış gerçekleştirir.
Comments